Tera Bio Dalgası Yüklü Kozmetikler

Şu sıralar webde ve sosyal medyada oldukça fazla sayıda paylaşım Japonya'da kullanılmaya başlamış olan yeni bir teknolojiden bahsediyor: Tera Bio Dalgası. Bu dalganın her gün kullandığımız kozmetik ürünlere yüklenmesinin bize hangi yararları sağlayabileceğini biliyor musunuz?

Kozmetik ürünlerin içindeki su molekülleri 35 THz olan Tera Bio Dalgasının titreşimiyle fevkalade inceleceği için derimizin daha derin katmanlarına nüfuz edebilecektir. Su ile birlikte bulunan tüm aktif içerik de böylelikle derinin alt katmanlarına ulaşarak etkilerini daha güçlü sağlayacaktır.

Tera Bio Dalgası enerjisi derimizin derinlerine kadar ulaşır, hücre ve bezlerin sağlıksız titreşimde olanlarını rezonans kuvveti sayesinde sağlıklı titreşimlere getirir, onları canlandırır, yeniler ve sağlığımızı daha da iyileştirir. Kan dolaşımımızın daha da verimli çalışmasını sağlayarak hücre beslenmesini daha kaliteli hale getirerek metabolizmamızı güçlendirir.

Tera Bio Dalgası tam olarak nedir? Bunun için önce Kozmik enerjiyi bir tanımlayalım. Kozmik enerji her yerdedir ve evrendeki her şeyi bir düzende tutar. Galaksiler, gezegenler, insanlar, hücreler ve atomların arasındadır. Kozmik enerji var oluşun ve yaşamın temel taşıdır.

Tüm evren reaksiyon veren, canlı, akıllı, titreşimli, yumuşak ve telepatik bir enerji ile kaplıdır. Hepimiz evrenin bir parçası olduğumuza göre tüm bu özelliklere biz de sahibiz.

Güneş sistemimiz, uzayın derinliklerinde seyahat ederken, kozmik radyasyon ve sonsuz bilinç katmanlarının çok yüksek olduğu bölgelerden geçer. Bu yolculuk sırasında dünyamız, hücrelerimize hatta tüm maddelerin atomlarına kadar işleyen yoğun enerji ile dolu parçacıklarla yıkanır.

Yaşam gücü ile dolu kozmik ışımalar merkezî sinir sistemimizi şarj ederler. Kozmik enerji bilimsel tanımıyla Terahertz Dalgası'dır.

1 THz (Terahertz) saniyede 1 trilyon titreşim anlamı taşır. 1 THz = 10 üzeri 12 Hz dir. Terahertz bandı uzak kızılötesi ile mikrodalga arasındaki frekans bandında bulunur.

Terahertz ışınları biyolojik dokuları iyonize etmeme özelliğinden dolayı X-ışınlarının tersine tamamen zararsızdır. Canlılar üzerinde dozaj sınırı olmadan tıbbi görüntüleme veya başka amaçlarla kullanılabilir.

Canlandırıcı (besleyici) Işınlar ise 6 ile 12 µm (mikrometre) dalga boyuna sahip ışınlardır ve NASA tarafından uzay araçlarında tüm canlıların hayatta kalabilmeleri için gerekli olan elektro manyetik dalga boyu olarak kullanılmaktadır. Bu sayede astronotlar yörüngede ve yörünge dışı seyahatlerde yaşamsal fonksiyonlarını elde tutabilmektedirler.

Bu dalga boyu 35 THz veya 9 µm seviyesine getirildiğinde ortaya Tera Bio Dalgası çıkmaktadır.

Japonya'da yapılan araştırmalar göstermiştir ki Tera Bio Dalgası su (H2O) molekülüyle rezonansa geçebilmekte ve Hidrojen (H) köprülerini kırarak olağanüstü bir enerji ortaya çıkarmaktadır. Bu zincirleme reaksiyon sağlık ve kozmetik güzelliğimiz için pozitif etkiler yaratır. Vücut suyumuzdaki Hidrojen köprülerinin kopması ile Hidrojen iyonlarının (H+) açığa çıkması aktif oksijenin bedenimizde azalmasını sağlar. Su molekülünün boyutlarının küçülmesi ise kan dolaşımının hızlanması ve besinlerin kılcal kan damarları vasıtasıyla hücrelere aktarımının kolaylaşması anlamına gelir. Kazanılan bu enerji ise sağlığımızın korunmasını sağlar.

Biliyoruz ki vücudumuzun yaklaşık %65'i ve beynimizin de %85'i sudan oluşmuştur. Kanımızdaki su oranı da yaklaşık %90'dır. Bu su Canlandırıcı (besleyici) Işınları muhafaza ederek organlarımızın sağlıklı olmasını sağlar. Fakat yaş ilerledikçe bu enerjinin miktarı ve gücü, aynı zamanda da bu enerjiyi saklama potansiyeli geriler.

Tera Bio Enerjisini ve Canlandırıcı (besleyici) Işınlarını günde 24 saat, yılda 365 gün vücudumuza sürekli sağlayabilmenin sağlığımıza ve canlılığımıza nasıl bir katkı yapacağını hiç düşündünüz mü?

Vücudumuzda yaklaşık olarak 60 trilyon hücre vardır. Her hücre evrenden gelen Canlandırıcı (besleyici) Işınlarla aktive olur. Yaşam ritmimizdeki bazı dengesizlikler hastalıklara neden olur. Bu dengesizliği normalize etmek için tek yapılacak şey vücudumuzun titreşimini gerçek ritimle rezone etmektir. Bunu sağlamak için yapılabilecek en iyi şey bedenimize Canlandırıcı (besleyici) Işınlarla aynı enerjiyi sağlayan Tera Bio Dalgası enerjisi almaktır.

Bu dalga ve özel bir enzimle Filipinler'de 8 senede yetiştirilmiş bir Hindistan Cevizinden elde edilen yağın kozmetik amaçlı olarak kullanıldığında saç, saç derisi ve ciltte gençleştirici, yenileyici ve onarıcı etkiler oluşturduğunu biliyoruz. Bu teknolojiyi ve kozmetik sektöründeki kullanım şekillerini izlemeye ve sizinle paylaşmaya devam edeceğim.

Kendinize iyi davranın.